Türk mesken dokuması eserleri dünyanın her bir yanına ihraç ediliyor. Kaliteli üretimin yanı sıra lojistik avantajı ile öne çıkan bölümün ürettiği, havludan perdeye, yatak örtüsünden bornoza kadar eserler 180 ülkede birçok meskeni süslüyor. 1.300’e yakın üyeyi temsil eden Türkiye Konut Dokuması Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’nin (TETSİAD) Lideri Hasan Hüseyin Bayram, ürettikleri eserlerin kalitesinin tüm dünyanın farkında olduğunu söyledi. İşte Bayram’ın kesimle ilgi açıklamaları:
HEDEF 5 MİLYAR DOLAR İHRACAT
– Kesiminizin ihracatı ne kadar? Yeni periyot gayeniz nedir?
-Yıllık 3,5 milyar dolar resmi ihracatımız var. Yolcu beraberinde ve kargo ile yapılan ticareti de eklersek çok rahat 5 milyar dolara çıkıyor. 2023 yılında resmi ihracatımızı 5 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. 180 ülkeye ihracat yapıyoruz. Almanya başta olmak üzere İtalya, Fransa, İngiltere üzere Avrupa’nın önde gelen ülkelerine ihracat yapıyoruz. Amerika ve Afrika kıtasının yanı sıra Rusya ve Ukrayna’ya da eser gönderiyoruz. Son periyotta bölümde önemli yatırım oldu. Bölümün tamamı yerli ve ulusal.
EVRAKTAN SÜRATLİ MAL GÖNDERİYORUZ
– Şu an hangi pazarlara odaklandınız?
-Pandemi ile birlikte Çin’de belirli bir kapanma oldu. İnsanların Çin’e gidip gelmesi zorlaştı. Hem de Çin’den gelen bir konteynerin maliyeti 13-14 bin dolara çıktı. Bizim de coğrafik pozisyonumuzu avantaja çevirmemiz lazım. Çin’den Avrupa ülkelerine eser gitmesiyle Türkiye’den gitmesi ortasında önemli fark var. Bazen müşteri arıyor ‘evraklar nerede’ diye soruyor. Eserlerimizi Avrupa’ya bankadaki evraktan daha süratli gönderiyoruz.
İŞÇİ BULMADA KAHIR YAŞIYORUZ
– Yeni devir maksatlarınız neler?
-Öncelikle birçok üyemizi çatılarına güneş güç santrali (GES) kurması için teşvik ediyoruz. Güç önemli manada çok kıymetlendi. Bunların maliyetlere de çok tesiri var. Güç maliyetini düşürelim istiyoruz. Şirket olarak biz de çatımıza GES kurduk.
– Eleman bulmakta zorlanıyor musunuz?
-Bence Türkiye’nin en büyük sorunu nitelikli emekçi bulabilmek. Personel bulamıyoruz. Kendi şirketimde emekçi olmadığı için işleri fason veriyorum, makinalarım kapalı. Bu türlü bir gerçeklik var lakin bunu atlatamıyoruz. 70 kilometre uzaktan servisle emekçi getiriyoruz. Türkiye’de işsizlik var diyenler büsbütün çalışmak istemeyenler. Türkiye’nin etkin iş gücü hizmet bölümünde çalışıyor. Beşerler sanayi kesiminde çalışmak istemiyor. Endüstride çalışacak emekçi bulmamız gerekiyor.
KALİTEMİZ DÜNYANIN LİSANINDA
– Dünyada Türk eserlerine bakış nasıl?
-Son vakitlerde yaptığımız araştırmalarda şunu gördük; Uzak Doğu ülkeleri Made in China yerine Made in Türkiye etiketini tercih eder hale geldi. Türkiye’de üretilen eserler nitekim çok kaliteli. Ürettiğimiz mamullerde ana pazar Avrupa. Nasıl ki Avrupalı eserlerimizi kullanıyorsa Asya ülkeleri de ‘Türkler hoş mal yapar Türklerden mal alalım’ diyorlar. Çinliler bile kendi Made in China etiketi yerine Made in Türkiye olan eserleri alıyor. Made in Türkiye etiketinin kaliteli olduğunu biliyorlar. Bütün dünya ürettiğimiz eserlerin kalitesinin farkında ve lisanlarından düşürmüyorlar. Çin’e de eser satıyoruz. Ana pazarlarımızdan biri de Japonya oldu. Fakat Japonlara mal satmak kolay iş değil.
5 günde 170 bin kişiyi ağırladık
– Bölümünüzde hangi kent başı çekiyor?
-Hepsi de eşit diyebiliriz. İstanbul ve Bursa’da yüklü döşemelik ve perdelik kumaş üzerine üretim yapılıyor. Havlu, bornoz üzere eserler Denizli’de üretiliyor. Dünyada beşerler şunu biliyor; perde, havlu, yatak örtüsü, bornoz, döşemelik, kumaşı alınacaksa yanlışsız adres Türkiye. Mayıs ayında yaptığımız fuara 5 günde 170 bin ziyaretçi geldi. Bu Türkiye rekoru. Dünyanın 126 ülkesinden fuarlarımıza alıcı heyetleri geliyor.
– Dış ticareti nasıl artıracaksınız?
-İhracatı artırıp, gelirimizi yükselmeliyiz. Yurt dışına ne kadar çok mal satarsak ülkeye o kadar çok döviz girmesini sağlarız. Böylelikle birçok sorunumuz de çözülmüş olur. Devlet ihracat yapan firmaların önünü açmalı ve katkı vermeli.